Duygu ÇAVDAR

11.02.2016 12:44

14 Şubat klişelerine Yıldız Tilbe eleştirisi: 1, 2, 3, 4 Tamam!

Belki de birçok akıllı telefon tüketicisinde olduğu gibi, ben de her sabah gözümü açar açmaz telefonumu elime alıp, sosyal medyaya şöyle bir göz atarak maillerimi kontrol ettikten sonra yataktan çıkmayı kendime adet edindim.

Salı sabahı da günlük ritüelimin bir parçası olarak sosyal medyaya şöyle bir göz atmak niyetindeydim. Ancak bir de baktım ki, sosyal medyada çoğunlukla tek bir video yer alıyor. Facebook’u açtım Yıldız Tilbe, Twitter’a baktım Yıldız Tilbe. Herkes aynı videoyu paylaşmış, hatta kimisi videonun yanına “” Smile’ı da kondurmayı ihmal etmemiş. E meraklandım tabii.

Uyku mahmurluğu içerisinde videoya tıkladım. Bu durum, videoda yer alan şarkının tüm gün boyunca dilime dolanmasına neden oldu.
gnctrkcll için hazırlanan reklam filmi, bir nevi Sergililer Günü isyanı niteliği taşıyor. “Al sana 14 Şubat” ve “Çare Yıldız Tilbe” sloganları ile patlayan reklamda, kalabalık sayılabilecek bir genç topluluğunun Tilbe’ye eşlik etmesi, filmi daha renkli ve hareketli bir hale getirmiş. Ünlü şarkıcının kendisi zaten fıkır fıkır. Reklam filminde oynayan gençlerin dinamiği de ortaya konulunca, izleyicinin de bir tarafı kıpır kıpır oluyor ve “1, 2, 3, 4 tamam…” diye ritme kendini kaptırıveriyor.

Yıldız Tilbe imzalı “Kandıramazsın Beni” isimli Gülben Ergen şarkısından uyarlanan klip, Wanda Digital imzası taşıyor. Sevgililer Günü klişelerini hedef alan kampanyada, kapitalizm öğretisi ve popüler kültürün çerçevesinde her yıl bir ritüelmişçesine 14 Şubat’ta tekrarlanan tek tip hediye almalar, mumlu yemekler, kalpli Emoji’lerle bezenmiş mesajlar ile sosyal medyadan beslenen dijital aşklar eleştiriliyor. Bunu da çok eğlenceli ve dikkat çekici şekilde yapmayı başarmışlar açıkçası. Doğrusunu söylemek gerekirse bir saat içerisinde tüm sosyal medyayı alt üst edecek kadar yayılan bu çalışmanın başarısını yadsımak imkansız.
Her şey bir yana çalışmanın ruha ve duyguya dokunan bir tarafının da olduğunu düşünüyorum. Reklamın yalnızların, aşksızların, bekarların duygu durumunu betimleyen, hatta belki de eğlenceli anlatımı ile şekillendiren bir tarafı var.

Kampanyayla, Yıldız Tilbe İlk defa bir markanın reklam yüzü olarak karşımıza çıkıyor. Reklam oyunculuğunun ünlülerin ününe ün, servetlerine servet kattıkları da sektörün bir gerçeği. Nitekim Tilbe’nin aldığı iddia edilen ücretin de en az reklam filmi kadar konuşulması bu durumun bir göstergesi niteliğindedir. Reklam ilk duyurulduğunda, Tilbe’ye 1 milyon dolar teklif edildiği yönündeki iddialar sosyal medyada çalkantılara neden oldu. Şimdi ise söylentiler şarkı ve reklam için 250 bin TL aldığı yönünde boyut değiştirdi.
1 milyon dolar ile ilgili söylentilerden sonra 250 bin TL, anlık da olsa, insanda “makul” bir fiyat olduğu yönünde bir algı yaratıyor. Ancak bahsi geçen rakamların normal bir vatandaş için ne kadar uçuk rakamlar olduğunu dile getirmeye gerek var mı, bilemiyorum. Açlık sınırının 1.447 TL, buna tezat olarak da yeni rakama göre asgari ücretin 1.300 TL olması gerçeğinin nezdinde düşünülecek olursa, belki de bir çoğumuzun bir ömür boyunca biriktiremeyeceği ücretler, 87 saniyelik bir reklam filmine bedel olarak biçilebiliyor. Bu da sektörün, göründüğünden ya da algıladığımızdan ne kadar büyük olduğunu ortaya koyuyor.

Reklamın içeriğinde 14 Şubat klişeleri ve tüketim dayatmalarının eleştirilmesi ideolojik olarak hoş bir temas oluşturuyor. Ancak ne var ki bu eleştirinin tüketim toplumunun en önemli unsurlarından biri olan devasa bir GSM operatöründen gelmesi de, kapitalist düzenin handikabı olsa gerek.

Tüm bunları sorgularken, reklam ve Tilbe farklı açılardan gündemde yer almaya devam ediyor. Reklam filminin ilgili GSM markasının sitesinden ve Youtube kanalından kaldırıldığına dair söylentiler, konuyla ilgili yeni gelişmeler olarak kendini gösteriyor. Reklam filminin geri çekilme nedeni de Tilbe’nin daha önceki zamanlarda, sosyal medyada yapmış olduğu paylaşımlar nedeniyle, reklam filminin ünlü şarkıcı ile birlikte hayata geçirilmesinin sosyal medyada tepki alması olarak belirtiliyor. Bu konu ve reklamın kaldırıldığına dair iddialar da farklı bir yazıda incelenebilecek bir konu aslında.

Öyle ya da böyle, kampanya günlerdir dur duraksız sosyal medyada gündemde kalmayı başarıyor. Ve bir süre de konuşulmaya devam edecek gibi duruyor. Ama açıkçası benim için, başarılı sayılabilecek bir kampanya olduğunun gerçeği değişmiyor.

Duygu Çavdar

Yorumlar

Yorumunuz alındı!

Yorumunuz başarıyla kaydedilmiştir ve onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

İsim gerekli!

Mesajınızı yazınız!

Henüz yorum yapılmamıştır.