Neslihan KABAOĞLU

27.11.2015 09:07

Bu reklamlar içimizi ısıtıyor…

Mutlu olmaya, gülen yüzler görmeye ne kadar ihtiyacımız var değil mi? Etrafımızı saran mutluluk reklamları, bir anlık yüz güldürmeye, huzur bulmaya yetebiliyor bazen.

Kendimizi mi kandırıyoruz?

Yoksa tüm bu olumsuzluklara rağmen, sadece bir reklam filmiyle, mutlu olduğumuzu sanıp, kendimizi mi kandırıyoruz? Hayır, bence bu kendini kandırmak değil. Bu, hayatın devam ettiğini kendimize hatırlatmak. Umudumuzu kaybetmediğimizi, yaşamımızda iyi ve güzel anılarımızın olduğunu unutmamak.

Ben, insanın içini ısıtacak reklamlara her zaman varım.


Mutluluğun “halleri” Ülker reklamlarında…

Ülker, “mutluluk” temalı yeni reklam kampanyasında, mutluluğun çeşitli hallere büründüğünü anlatıyor. Bunu anlatırken de mutluluğa ulaşırken, Ülker’in çeşitli ürünlerini yiyen insanlar ekrana geliyor. Çayına bisküviyi batırıp yeme deneyimini kazanmamış, çok az insan vardır herhalde. Belki küçük bir detay ama beni mutlu eden anlardan biridir, hafızamda. Reklamda; bebeğine dokunan, tuttuğu takıma destek olan, sevdiğini öpen, şakalaşan ve paylaşan insanların, mutluluğunu izliyoruz.

Ülker Eti’yi mi taklit etmiş…

Reklamı beğendim gerçekten, beni eğlendiriyor, kendi hayatımdan da kareleri izliyorum sanki. Ancak, bu reklamı izlerken, Eti’nin reklamlarını anımsamamak mümkün değil. Rakibinin “mutluluk denince akla hemen onun adı gelir Eti Eti Eti” bu sloganını, reklamdaki sesiyle bile hatırlıyorum hala. Eti “mutluluk” vurgusuyla akıllarda yer etmişken, ezeli rakibinin de aynı vurguyla tüketicisinin karşısına çıkması, pek hoş olmamış.
Huzur desin, sevgi desin, eğlence desin, hayat desin ama aynı kelimeyi kullanmasın, değil mi?

Sek Süt de aynı yolda ilerliyor…

Sek Süt’ün “iyilikle beslen” başlıklı kampanyası için hazırladığı yeni reklam filmi de insana huzur veriyor. Mutluluğun altı çizildiği gibi, bu reklamda da iyiliğin altı çiziliyor. Sütün tazeliği, doğallığı ve lezzeti kadar çocukların iyi bir birey olarak yetişmelerinin önemine de vurgu yapan reklam filminde; iki sevimli çocuk birbirini takip eden iyilikler yapıyor.
Sek süt, bu yeni reklam kampanyasında; iyilik bir içecek olsaydı mutlaka süt olurdu anlayışını kullanmış. Çok haklı değil mi? İyilik; süt kadar yumuşak, süt kadar faydalı, süt kadar türeten bir kavram hayatımızda.
Bu, insanın içini huzurla kaplayan reklamın, sevimli çocuklar ve senaryosunun yanında, önemli bir başarı kaynağı daha var. Özünde umut içeren “bu son olsun” şarkısını Emre Altuğ’un yorumuyla dinliyoruz. Bu şarkı ve sanatçı seçimi, tam isabet olmuş.
Bu ay itibariyle ekranlarda olan reklam, Lowe İstanbul imzası taşıyor.

Vazgeçmeyelim!

Bu reklamlar; markanın, tüketici ile kısa sürede bağ kurmasına yardımcı oluyor. Tüketiciye; iyiliği, mutluluğu, huzuru, sevgiyi hatırlatmak, bence her zaman işe yarar. Hatta şu soğuk günlerde insanın içini ısıtır.
İnsanlara; huzuru, mutluluğu, iyiliği, hatta güzel anılarını hatırlatmaktan, umudunu kaybetmemenin yollarını sunmaktan, vazgeçmeyelim…

Yorumlar

Yorumunuz alındı!

Yorumunuz başarıyla kaydedilmiştir ve onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

İsim gerekli!

Mesajınızı yazınız!

Henüz yorum yapılmamıştır.