Bülent BİRİCİK

05.12.2019 12:54

Yeni Dünya, yeni ümitler…

Uzun süredir yeni bir yapılanma içerisinde olduklarını biliyordum. Nezih Demirkent’in yadigârı Dünya Gazetesi kısa bir süre önce deneyimli ekonomi gazetecisi Hakan Güldağ ile yeni bir başlangıç yapmıştı.

Yaklaşık 40 yıllık geçmişi olan Nezih Demirkent’in kurduğu gazetenin yönetimi gazetecilere geçmişti. Uzun yıllar emek verdikleri gazetenin kapanmasına göz yummamış, tazminatlarını sermaye yaparak bir avuç gazeteciyle birlikte yönetimi devralmışlardı.

Şimdi ise yepyeni bir başlangıcın daha heyecanını yaşıyorlar.

Sosyal medyada Dünya’ya katılan yeni isimlerin paylaşımlarını gördüğümde içimden, “Olması gereken buydu” dedim. Türkiye’de benzeri daha olmayan bir yöntemle çalışanlarının yönetimine geçen Dünya Gazetesi, yeni ümitlerle yeni bir başlangıç daha yapıyordu. Şimdi artık daha güçlüler… Türkiye’nin en deneyimli ekonomi gazetecilerinden Hürriyet eski Genel Yayın Yönetmeni Vahap Munyar başta olmak üzere Jale Özgentürk, Şeref Oğuz ve Ali Ağaoğlu gibi pek çok isim artık Dünya’da… Yeni dönemin başlangıcını 4 Aralık 2019 Çarşamba günkü sayılarında birinci sayfadan ilan ettiler. Okuyunca epey heyecanlandım… Şöyle diyordu gazetenin birinci sayfasında:

“Dünya çalışanlarıyla yola devam ediyor… Daha güçlü bir DÜNYA için gazetemizin çalışanları harekete geçti. Kollarımızı sıvayıp, aklımızı bileyerek çalışmaktan başka çıkar bir yol görmedik. Türkiye’nin geleceğine inancımız ve siz okurlarımıza güvenimizle artık yola çalışanlar olarak devam ediyoruz... Genel Yayın Yönetmenimizden Yazıişleri Müdürümüze, yazarlarımızdan Anadolu’nun sesi olan bölge temsilcilerimize DÜNYA’yı DÜNYA yapan herkes özveride bulundu. Çalışanlar olarak kıdem tazminatlarımızı sermaye yaptık, okurlarımız için yeniden yola çıktık. Tüm zorluklara rağmen gelecekten müthiş umutluyuz. Kendimize gerçekçi ama iddialı hedefler koyduk. Sizleri de bilgilendirerek bu hedeflere doğru adım adım yürüyeceğiz. İlk yükümlülüğümüz doğru ve gerçek haber. Sadakatle bağlı olacağımız ilk merci ise sizsiniz.”

Bir gazeteci için en değerli şey kuşkusuz yıllarca çalıştığı kurumdan alacağı tazminattır. Yasalar da belli bir kıdemi dolduran çalışanlara tazminat verilmesini emreder. Ama Dünya çalışanları ne yapmış, alıp ihtiyaçlarına harcamak yerine sermaye yapmayı tercih etmiş. Bu yüzden değerli, hem de annelerinin ak sütü gibi …

Ve Dünya çalışanları tazminatlarını sermaye yapmakla kalmayıp ciddi bir riskin altına da girmiş… Yazılı basının okuyucu kaybına uğradığı, dijital medyanın yükselişe geçtiği bir dönemde kâğıda basılı bir gazeteyi yeniden ayağa kaldırmak için tazminatlarını ortaya koymak her türlü takdiri hak ediyor.

Türkiye, gazeteci kökenli gazete patronlarını az da olsa görmüştü. Dünya’daki bu yeni yapılanma ile birlikte şimdi çok sayıda gazetecinin sahibi olduğu bir gazeteyi okuyacağız. Dünya’yı sahiplenen gazetecilerin söylemiyle, “örneği görülmemiş bir model” ile karşı karşıyayız.

Gazeteci olmayan, gazetecilerle empati yapmayan medya patronlarının gazetecilere yaptıkları haksızlıkları her gün üzülerek takip ediyoruz. İşte mesleklerinden edilen Hürriyet çalışanlarına 40 gündür tazminatlarını vermeyen medya patronları…

Dünya örneğindeki gibi gazetecilerin kurduğu, sahiplendiği mecralar artmalı ki gazeteciler hak ettikleri değeri bulsunlar.

Sahip olunan şeye verilen değer; onu korur, büyütür… Dünya Gazetesi’ni sahiplenen gazetecilerin bunu layıkıyla yapacağına inanıyorum.

Yolları ve bahtları açık olsun…

Yorumlar

Yorumunuz alındı!

Yorumunuz başarıyla kaydedilmiştir ve onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

İsim gerekli!

Mesajınızı yazınız!

Henüz yorum yapılmamıştır.