10.12.2019 09:49

Estonya e-Oturum programındaki yenilikler

2014'te hayata geçen Estonya e-Oturum programı bu yıl beşinci yaşını kutluyor. Estonya e-Oturum Programı Halkla İlişkiler Müdürü Katrin Vaga programındaki yenilikleri anlatıyor.

Kasım ayında yayımladığımız haberde, Estonya e-Oturum programı sayesinde Türklerin, Estonya e-Oturum programıyla 2 bin 200 vatandaşlık aldığını ve 560 şirket kurduğunu yazmıştık. Estonya devleti kısa süre önce programda güncellemeler yaptı. Bu güncellemeleri dinlemek üzere Estonya e-Oturum Programı Halkla İlişkiler Müdürü Katrin Vaga ile bir araya geldik.

e-Oturum Raporu hazırlandı, hükümete 100 öneri sunuldu

 Katrin Vaga, e-Residency 2.0 denecek bir yapıya geçmek üzere çalıştıklarını söylüyor: “Bu yapıyı oluşturmak için Estonya’nın en önemli 50 start-up’ının kurucularını  ve 50 devlet yetkilisini bir araya getirdik. Bu şekilde hükümete iletilmek üzere önerileri toparladık.” Vaga toplantı sonucunda 100’e yakın öneriye ulaşıldığını ifade eden Vaga, bu önerileri “e-Oturum Raporu” altında birleştirdiklerini dile getiriyor.

Programdaki girişimler desteklenecek

E-oturum programındaki diğer bir yenilik ise program kapsamındaki start-up’ların desteklenmesi. Vaga’nın aktardığına göre, bu destekler arasında finansal destekler olduğu kadar topluluk ruhunu öne çıkaracak noktalar da bulunuyor. Bununla birlikte Estonya’daki girişimlerle e-oturum programındaki girişimleri de bir araya getirmek üzere planlanan destekler de söz konusu. Çünkü, programdaki girişimlerin sundukları bazı hizmetler Estonya’da mevcut değil. Vaga bunun için ise Türk start-up Rimuut’u örnek veriyor ve bu girişimin diğer girişimler sunduğu faydalardan bahsediyor.

Eston bankalarından hesap açmak kolaylaştı

Programa dair diğer bir yenilik de banka hesapları tarafından geliyor. Vaga bu yılın başından itibaren programdaki girişimlerin Estonya bankalarından kolayca hesap açmaya başladıklarını ve böylece bu hesapların bütün AB ülkelerinde kullanabildiklerini söylüyor. Bu adımdan önce ülkede banka hesabı açmak sıkıntılı bir süreç iken yapılan yasal değişikliklerle bu sorun çözüme kavuşturuluyor. Bundan yararlanmak için ise fintech şirketlerine başvurmak gerekiyor.  

Katrin Vaga ile görüşmemizde e-Oturum programındaki Türk start-up’ların durumuna da değindik. Vaga programdaki Türk start-up’lardan çok memnun olduklarını ve bu girişimlerin çok proaktif şekilde programda yer aldıklarını vurguluyor. “Türk girişimler BT danışmanlığı ve dijital pazarlama gibi alanlarda çok aktif” diyen Vaga’ya göre, geleneksel alanlarda da girişimciler mevcut.

2014’te hayata geçen e-Oturum programıyla girişimciler, Türkiye’den çalışırken küresel bir AB şirketi kurabiliyor.  Program kapsamında kurulan şirketler, adresten bağımsız güvenilir AB firması konumuna sahip olduğu için, dünyanın herhangi bir noktasından düşük maliyetle ve fazla formalite gerektirmeden yönetilebiliyor. 18 Kasım itibarıyla 63 bine yakın şirket kurulmuş durumda.

Yorumlar

Yorumunuz alındı!

Yorumunuz başarıyla kaydedilmiştir ve onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

İsim gerekli!

Mesajınızı yazınız!

Henüz yorum yapılmamıştır.